Milli Mücadele döneminde İngilizlerin desteği ile Kuvayi Milliye’ye düşmanlık yapmış, Kurtuluş Savaşına karşı çıkmış Teali İslam Cemiyeti’nin yöneticisi İskilipli Atıf, ölümünün 96’ıncı yılında Çorum’un İskilip ilçesindeki mezarında anıldı.
4 Şubat 1926 yılında “Anayasayı Tağyir” suçlundan idam edilen İskilipli Atıf’ın anmasına Çorum Valisi Mustafa Çiftçi, AKP Çorum Milletvekili Erol Kavuncu, Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk katılmaktan yine çekinmediler ve İskilipli Atıf’ın torunları ile bazı aile yakınları ile birlikte mezarında andılar.
Geçen yıllardaki anmaların da tepki çektiği bu yeni anma akıllara ünlü tarihçi ve dönemin uzmanı Ümit Doğanay’ın “Devlet Atıf’a değil, Atıf devlete düşmandı” sözlerini getirdi.
İskilipli Atıf Gerçeği kitabını yazan tarihçi yazar Ümit Doğanay, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda İstiklal Mahkemesi’nin Milli Mücadele düşmanı İskilipli Atıf’ın geride kalan ailesine yetim maaşı bağlanması için gösterdiği çabayı dile getirmiş ve Atatürk Türkiyesi’nin adaletini de gözler önüne sermişti.
Ümit Doğanay, Twitter hesabından dikkat çeken bir alıntı yaparak paylaşımda bulunarak, paylaşımında vatana ihanet suçundan idam edilen İskilipli Atıf’ın geride kalan ailesine maaşı bağlanması için Ankara İstiklal Mahkemesi’nin gösterdiği çabayı anlatmıştı.
“Devlet Atıf’a değil, Atıf devlete düşmandı” diyen tarihçi yazar, Atıf’ın gerine kalan eşine maaş bağlandığını anlatmış ve Atatürk Türkiyesi’nin adaletine şu sözlerle dikkat çekmişti;
“İskilipli Atıf Gerçeği kitabımı yazarken beni en çok etkileyen Ankara İstiklal Mahkemesi’nin İskilipli Atıf’ın geride kalan ailesine yetim maaşı bağlanması için gösterdiği çaba oldu. Atatürk Türkiyesi’nin böyle adil, böyle asil bir yapısı vardı.
İskilipli Atıf’ın hanımı, kendisine idam edilen kocası Atıf üzerinden maaş bağlanmasını istiyor. Talebi karşılık görmeyince kimden yardım istiyor dersiniz? Ankara İstiklal Mahkemesi’nden durumu anlatan bir mektup yazıyor Ankara’ya. Mahkeme başkanı müdahale ediyor.
İlgili kurumlara Atıf’ın eşine maaş bağlanması yönünde yazı yazıyor. Bu sefer de bazı memurların işi geciktirmeleri üzerine maaşını alamayan kadın, tekrar Ankara’dan yardım istiyor. İstiklal Mahkemesi, maaşın ivedilikle ödenmesi ve kadının mağdur edilmemesini emreden yazı yazıyor.
Uzun süren bürokrasi sonucunda Atıf’ın geride kalan eşine maaş bağlanıyor. Devletin merhametli yüzü, dönemin yazışmalarına yansımış durumda. Devlet Atıf’a değil, Atıf devlete düşmandı.”