İnşaat sektöründeki uzmanlar, henüz maliyetlerin tam olarak konut fiyatı ve kiralara yansımadığını ve gelecek dönemdeyse herhangi bir indirim beklentilerinin olmadığını “erişilemeyecek rakamlar olacak” sözleri ile anlattılar…
Konut fiyatlarında yükseliş vatandaşlık satışları ve Türk Lirası’nın değer kaybı ile birlikte hız kazanırken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından açıklanan son veriler, İstanbul, Ankara ve İzmir’de konut fiyatlarının rekor seviyelere ulaştığını gösteriyordu.
TCMB verilerine göre, Konut Fiyat Endeksi şubatta bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 96.4, reel olarak ise yüzde 26,9 oranında artarken, İstanbul’da artış yüzde 106.3, İzmir’de yüzde 90.1, Ankara’da ise yüzde 97.1 oldu. Ancak gelen uyarı ve yorumlar bununla bile kalmayacağını gösterdi.
2020 Ocak – 2022 Nisan ayları arasında sadece 30 aylık bir dilimde konut fiyatlarında yüzde 250 bir artışın söz konusu olduğunu söyleyen İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, konunun vahametini ise “Konut fiyatlarındaki artış malzeme fiyatlarındaki artışı yakalamış değil. Bunun nedeni inşaat seKtörünün sürekliliğini sağlamak için önce karlardan fedakarlık edildi, sonra daha evvel ucuz yapılmış imalatlar hesaba katıldı. İleriyi satın almak suretiyle, piyasayı kaybetmemek adına halen çoğu proje kafa kafaya, hatta bir miktar zararına gidiyor. Yani sattığını parayla yerine koyması mümkün değil” diyerek anlattı.
KORKUTAN AÇIKLAMA
“Yüzde 50 ile kat karşılığı yapıldığını varsayarsak ki yüzde 50’yi geçti bu oran 12 bin liralık satılabilir alan maliyetiniz 24 bin lira. Yani metrekare maliyeti 24 bin liraya çıkmış oluyor.” şeklinde devam eden Durbakayım şu korkutan açıklamayı yaptı;
“Asıl maliyetler henüz tam olarak kira fiyatlarına yansıtılmadı. Bir an evvel konut üretimi için bir tedbir alınması lazım. Çünkü, yarın kiralama noktasında erişilemeyecek rakamlar olacaktır. Bu da insanları birlikte oturmaya itecektir” ifadelerine yer verdi
Durbakayım, “2004’ten önceki daire alımlarındaki imkanlar kayboldu. O noktalara geri dönebilmek için hem faiz oranlarının makul bir seviyeye inmesi lazım, hem de ikinci el piyasaları için mortgage kredisinin devreye girmesi lazım. En büyük girdi olan arsa fiyatlarının daha makul fiyatlara edinilebilmesi lazım. Bunlarla ilgili planlama yapıldığında konutta ancak ulaşılabilir rakamları görmek mümkün olur.”
ÜRETİM YOK, DIŞA BAĞIMLILIK BU HALE GETİRDİ
Nazmi Durbakayım, ülkedeki üretimin önemini ve dışa bağımlılığın etkisini ise “Ana hammedelerin ihracattan dolayı dışarıya dönük müşteri bulması, iç piyasadaki fiyatları yükselttiğini, burada belli malzemelerin üreticilerinin iç piyasa olsa da olur, olmasa da olur düşüncesi tedarikte ve fiyatların artışında etkili olduğunu söyledi. Durbakayım, “İhracat yapılsın tabii ki ancak iç piyasaların da gözetilmesi lazım” diyerek anlattı.